Çocuklar kendi hayal dünyalarında macera arar ve henüz engellenmemiş hayal güçleriyle sınırsız hikayeler üretebilir- ler. Oysaki bizim toprakların çocuklarına hep öğretilir; aman koşma, şuradan atlama “uf” olursun. Hikayemizin kahramanı Albert ise kendi çocuk dünyasında, hayallerini aile desteğiyle gerçekleştirmeye çalışan bir çocuk. Albert doğduğu günden beri meraklı, hevesli, çabuk kavrayan ve gelişen bir çocuktur. Ailesi tarafından hoşgörüyle karşılanan bu hali yaşadığı küçük kasabada sorun çıkarır. Bir gün kasabanın meydanında bulunan, onur kaynağı olan ünlü balon kaptanı Leopoldus’un heykelini kırar ve kasabalı tarafından daha çok küçük yaşlarda mimlenir. İlkokul dönemi yaşlarına geldiğindeyse, kasabalının gönlünü kazanıp yaşadığı yere bir kahraman olarak dönme kararı alınca bir yolculuğa çıkar. Kendisinden farklı düşünen ve onunla bu yolculuğa çıkmak istemeyen en yakın arkadaşı Egon’u da kaçırarak bir balon kaptanı olmak için yollara düşer ve hikayemiz başlar.